22 Ekim 2025

Felsefe Topluluğundan “Transhümanizm ve Etik” Konulu Etkinlik

Üniversitemiz İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Felsefe Topluluğu tarafından “Transhümanizm ve Etik” konulu etkinlik düzenlendi. Çankırı Karatekin Üniversitesi Felsefe Bölümünden Arş. Gör. Sinem Öndeş’in konuk olarak katıldığı etkinliğe akademik ve idari personelimiz ile öğrenciler katıldı.

Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan program, Arş. Gör. Sinem Öndeş’in “Transhümanizm ve Etik” konulu sunumu ile devam etti.

Sunumunda günümüz teknolojilerinin yalnızca yaşam koşullarını değil, insan doğasını da dönüştürme potansiyeline sahip olduğunu vurgulayan Arş. Gör. Sinem Öndeş, “Günümüzde insanlık, teknolojinin sağladığı imkânlarla yalnızca yaşam koşullarını değil, insan doğasını da dönüştürmenin eşiğine gelmiştir. ‘Transhümanizm’ adı verilen bu düşünce akımı ise teknolojiyi, insan mutluluğuna ulaşmanın yeni bir aracı olarak görmektedir. Ancak transhümanist yaklaşım, önemli etik soruları da beraberinde getirmektedir. Çünkü mutluluk, Antik Yunan’dan bu yana insan yaşamının en temel amacı olarak kabul edilmiştir. Aristoteles’e göre mutluluk, insanın aklını en yüksek düzeyde gerçekleştirmesidir. Bu anlayış, zamanla dini düşünceyle birlikte 'Tanrı ile birlik' kavramına dönüşmüş; modern çağda ise sekülerleşmenin ve bilimsel gelişmelerin etkisiyle bireysel haz ve tatmin duygusuna indirgenmiştir. Transhümanizm, modern mutluluk anlayışının teknolojik bir uzantısı olarak öne çıkmaktadır. Bu hareketin öncülerinden Max More, mutluluğu extropy kavramıyla açıklar. Extropy; insanın zekâsını, yaşam gücünü ve gelişme arzusunu artıran, sürekli bir ilerleme eğilimini temsil eder. Transhümanistler, yapay zekâ, genetik mühendislik ve nöroteknoloji gibi araçlar sayesinde insanın bilişsel ve fiziksel sınırlarını aşabileceğini ve bu sayede kalıcı mutluluğa ulaşılabileceğini savunmaktadır. Ancak uzmanlara göre, bu vizyon ciddi etik ve felsefi sorunlar barındırmaktadır. Eleştirmenler, transhümanist mutluluk anlayışının insanı yalnızca bir biyolojik makineye indirgediğini; erdem, anlam ve otantiklik gibi temel insani değerleri göz ardı ettiğini dile getirmektedir. Özellikle beyin implantları yoluyla yapay hazların üretilmesi, insanın olumsuz duygularla başa çıkma becerisini ve yaratıcılığını tehdit edebilir. Çünkü kaygı, acı ve belirsizlik gibi deneyimler, insan kültürünün ve sanatın temel kaynaklarıdır. Sonuç olarak, transhümanizm teknolojik ilerlemeyi insan mutluluğunun anahtarı olarak sunsa da bu yaklaşımın etik sınırları hâlâ tartışmalıdır. Gerçek mutluluğun yalnızca teknolojik müdahalelerle değil, insanın zihinsel, duygusal ve ahlaki yönlerini geliştiren bütünsel bir süreçle mümkün olduğu vurgulanmaktadır.” dedi.





Etkinlik, Arş. Gör. Sinem Öndeş’e teşekkür belgesi ve çiçek verilmesi ile sona erdi.